12 Kasım 2025, Çarşamba
17.8 C
Lefkoşa
toplumsal muhalefetsendikal hareketBasın - Sen'den polise: "Kul olmaya neden isyan etmiyorsun?"

Basın – Sen’den polise: “Kul olmaya neden isyan etmiyorsun?”

Basın – Sen Genel Sekreteri Canan Onurer, yaptığı basın açıklamasıyla BES eylemleri sırasında çalışanlar ve basın emekçilerinin polis tarafından darp edilmesini protesto etti. Açıklama şöyle:

“Ulusal Birlik Partisi Hükümeti, emekçiler, halka karşı düşmanca tavrını dün bir kez daha tüm şiddetiyle ortaya koydu.

Belediye Emekçileri Sendikası’nın aylardır maaşlarını alamaması üzeren Lefkoşa Türk Belediyesi’nde sürdürdüğü grev çerçevesinde dün gerçekleştirdiği eylem, bugünler için ve halka karşı kullanılmak üzere yetiştirilip beslenen polislerin bir kez daha saldırısına uğradı.

Hükümet’in faşizan yanının en açık ifadesi olan yasadışı polis saldırısında tek görevi halkın bilgi ve haber alma hakkını yerine getirmek üzere  haber takip eden iki gazeteci de polis şiddetine uğradı.

Hükümet ettiğini zannedenler, halka yönelik baskı ve terör uygulamalarıyla emeğin kurtuluşu mücadelesini tıkamak, yok etmek, uluslararası ve ulusal sermayeye biat etmiş  bir halk ve onun yaşadığı dikensiz gül bahçesi ülke yaratmak istemektedir.

Halkın, kendisine dayatılan politikalara karşı çıkarak mücadele etmesi nedeniyle dikensiz gül bahçesi yaratamayanların yıllardır planlı programı olarak oluşturdukları polisi halkı üzerine saldırmaktan çekinmiyor.

Belediye Emekçileri Sendikası (Basın-Sen), emekçi halkın sürdürdüğü, emek, barış, özgürlük, devrim ve demokrasi mücadelesine bugüne kadar olduğu gibi bundan  sonra da destek vermeye devam edecektir.

Basın-Sen, mesleğinin gereğini yaparken polisin şiddetine uğrayan gazetecilerle ilgili olarak her tür uluslararası kuruma gerekli bildirimi yapacak, basın özgürlüğü ve özgür gazeteciliğin engellendiği tüm dünya ile paylaşacaktır.

Polisin, haber takip eden, işini yapan gazeteciye yönelik şiddet uygulaması nedeniyle Polis ve onu  Anayasa ile güvence altına alınan basın özgürlüğü ve özgür gazeteciliği yapmamasını engellemek üzere gazetecinin üzerine süren Hükümet’i protesto ediyor, olayı kınıyoruz.

Olayın vahim yanı iktidar erkini bu coğrafyada (Kuzey Kıbrıs’ta) kullandığını zannedenlerin yaptıkları, halka saldırıya yönelik verdikleri her emrin hukuki olduğunu zannetmeleridir.

Hukuk dışı emirlerle devletin baskı araçlarının en önemlilerinden biri olan polisi içinden çıktığı halka karşı kullanan hiçbir yönetim sonsuza kadar ayakta kalamamıştır. Bu uzak değil çok yakın zamanlara; uzaklara değil yakınımıza bakılarak görülebilir.

İki gazeteci arkadaşımızı vahşice darp eden polisin bunu yapmakla yasadışı hareket etmek bir yana Anayasayı ihlal ettiğini hatırlatır, bu konuda her türlü yasal hakkımızı ülke içi ve ülke dışında kullanacağının bilinmesini isteriz.

Lefkoşa’ya çöpe boğanlara karşı kuzu kesilen polisin, emeklerini isteyen belediye çalışanlarını, haber takip eden ve elinde kalemi, fotoğraf makinesi ve kamerası dışında hiçbir şey olmayan gazetecilere aslan kesilmesi polis ve ona bu emri verenlerinin zavalılığını aczini göstermektedir.

Sen emir aldığını söyleyerek karşındaki haklı insana acımasızca cop indiren polis, evine hiç aylarca para götürmedin oldu mu? Anne-Baba haçlık diyen çocuğuna haçlık verememenin mahcubiyetini yaşadın mı?

Ey yaptığı her şeyi “emir aldım/emir kuluyum” diye yanıtlayan polis, kul olmaya isyan ederek, insan, vatandaş olmayı neden istemiyorsun?

Tarih, bizlere altıkları emri sorgulamadan haklı haksız ayrımı yapmadan yerine getiren zavalıların trajik hikayelerini anlatır.

Bu nedenle, büyük çoğunluğu emeklerini satarak geçinen insanlar olan siz polisler yeriniz, içinden çıktığınız halka karşı kullananların yanı değil, dövün diye emir verilen emekçi halkın yanıdır. Emekçiler saldırıyı ret edin.

Eylemlerde darp edilen tüm emekçilerin ve gözü dönmüş polis teröründen ‘nasibini’ alan basın çalışanı arkadaşlarımızın sonuna kadar yanındayız.

 

Diğer yazıları

DAÜ-SEN davalı öğrencilere destek verdi

Doğu Akdeniz Üniversitesi Akademik Personel Sendikası (DAÜ-SEN), geçen yıl...

DAÜ-SEN: Hükümetten talebimiz etik dışı uygulamaya dur demesidir

Doğa Okulları’nın hisselerinin Nişantaşı Üniversitesi’ne devredildiğine ilişkin gelişmelere, DAÜ-SEN...

Tel-Sen eylem kararı

Telekomünikasyon Dairesinde örgütlü bulunan Tel-Sen Yönetim Kurulu olarak yetkili...

DAÜ için çare: özerk, demokratik üniversite

DAÜ-SEN ve DAÜ BİR-SEN ortak açıklaması Doğu Akdeniz Üniversitesi (DAÜ)...

DAÜ- BİR- SEN: Keyfi yönetim devam ediyor, Rektörlük herkesle eğleniyor

Doğu Akdeniz Üniversitesi Birlik ve Dayanışma Sendikası (DAÜ Bir-Sen)...
4,147BeğenenlerBeğen
945TakipçilerTakip Et
4,078TakipçilerTakip Et
728AboneAbone Ol

Son eklenenler

Patron kim? – Şener Elcil

Temsili demokraside halk şeffaf, hesap verebilir bir seçim sistemi...

Gidişat ve beklenti kıskacında Türkiye – Özkan Yıkıcı

Yeniden K. Kıbrıstan siyasal uçaklar kalkıyor. Önce hükümet yetkilileri...

“Elini yakamızdan çek” demek yeter mi? – Levent Atikoğlu

“AKP elini yakamızdan çek” demek yeter mi?Belki bir vesile,...

Taraf olmayan bertaraf olacak: Kimin yapay zekasıyla sanayileşelim? – Ceren Ergenç

Geçtiğimiz hafta Xi ve Trump’ın APEC zirvesi öncesi görüşmesi...

Dijital bağımsızlık neden önemli – Cecilia Rikap – Paolo Gerbaudo

Mesajlarını açtığında sayfanın yenilenmediğini ve uygulamadan bir sorun olduğunu...

COP30, seçkinlerin suçlu eylemsizliği – Özge Güneş

Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi’nin 30. Taraflar Konferansı...

10 maddede Merkez’den al haberi – Hayri Kozanoğlu

Merkez Bankası’nın yılın son Enflasyon Raporu’nda ortaya koyduğu öngörüler, ne...

Zenginliği yeniden tanımlamak: sömürüden kurtulmak – Çağla Elektrikçi

Milyarderler servetlerine servet katarken milyonlarca insan hayatta kalmak için...

Canlı yayın