tüm yazılar:

Krizli tozlu havalardaki karışık gelişmeler –

Tekrarda fayda var: genel sistemden yerel boyuta değişik krizler yaşanıyor. Ekonomik finans, uygarlık, ekolojik ve iklim bozulmaları bunlardan birkaçıdır. Buna gericileşme ve karanlık ilişkiler de eklenmesi mümkün. Mafyalaşmadan faşizme veya cihatcılıktan sapıklığa birçok kurumsalaşan kirli ilişkiler siyasal yapılar da ortaya çıktı. Sistemin kendi temel kurumsal ilkeleri dahi pratikte sorgulanır hale geldi. Elbet konu Kıbrıs da olunca ek olarak, sömürgecilik, ilhaklaşma gibi kendi oluşum sistemsel yelpazesini de koymak şart. Kısaca, sistem krizlerle boğuşuyor. Rekabet diz boyu. Siyasal yönetememe ise konuyu daha ir bunalım derinliklerine çekmelerine neden oluyor. Tabi ki ülkemizde bunlar geneli ve yereli olsa da müsaadeli demokrasinin sınırı, kültürüyle ancak fısıldanır.

****

Son günlerde karışık ilişkiler zirve yaptı. Krizler bazen tozbulutlaşıp öngörü yapmayı dahi engeliyor. Ama sis perdesi durmadan savaşlar da geliştiriyor. Son dönemde hem tırmanan savaş tehlikeleri, alınan sert önemler bir tarafa yazılırken, öte yandan diplomasi ile de bazen hafifletme silahı da kulanılır. Tüm bu resim ise gericilik ve faşizmin siyasal seçenek olmasına da epey koşul oluşturdu.

Sadece son döneme bakarsak, konu daha kolay anlaşılır. Trumop saraya girdikten sonra ilk önemli kararlarından birisi, Çin malarına gümrük vergisini asronomik şekilde yükseltmeydi. Bu tavır genel kapitalist sistemi sarstı. Elbet Çinden gecikmeden karşılık geldi. Birden hafta sonu şu haber geldi: ABD ven Çin ekonomik sorunları görüşüyor dendi. Böylesi çelişkiler var.

Amerika ve İsrail Suriye kağosundan irana yöneldiler. Tehtitler yağdırdılar. Her an iranın vurulacağı bilgileri havada uçuştu. Sonrası mı: birden Umanda iran ve ABD yetkililerin görüştüğü haberi ortaya yayıldı. İsrail hernekadar vuracam derse, Trump şimdi başka tel ihtiyacıyla bağlamaya ekledi.

Bir de Rusya Ukrayna olayı var. Trump daha saraya girmeden savaşı bitireceğini açıklıyordu. İlk günlerinde de hamle yaptı. Aslında net olan Breziskinin değil de Kisincirın düşünce kayışı idi. Kisincıra göre tüm düşmanla değil bunlardan birisiyle itifak ötekisi ile mücadele konulmalıydı. Yetmişlerde Çin Sovyet olayında bunu hayata geçirdi.

Ancak, işler Trumpun umduğu gibi olmadı. Şimdi hala savaş sürerken, başlangıçtaki net tutumdan, zorlama diplomasi çizgisinde oynanıyor. Ama Ukrayna konusunda batı cepesinin ayni seste olmadığı da anlaşıldı. Şimdi yeniden Rusya Ukrayna görüşmeleri gündemde. Üstelik istanbulda yapılma hamleleri var. ama işler karışık.

****

Tam da dünya bu konularla peşpeşe yorulurken, Hindistan Pakistan pimi de yeniden Keşmirde çekildi. Herkes “tabiki konuyu bilenler” ancak kontrolü çatışmaya olanak verileceği tahmini vardı. Doğrusu tutu. Belli ki Trump ağırlığını koydu. Şimdilik sorun çözme değil de ateşkes ilan edildi. Tıpkı ötki Keşmir savaşları gibi. Ama Keşmir konusu hala saplanan hançer gibi Hind yarım adasında duruyor.

Tabi ki Gazzede katliyamlar devam ediyor. İsrail mülteci çadırlarını da vurdu. Çocuklar öldü. Haber dahi pek olmadı. Gazze, sanki konu Filistinlilerin sürülmesi ekseninde oluyormuş gibi tartıştırılıyor. Filistinde ise örgütlenme pek yok. Destekçileri de olmayınca, kamuoyunda gündeme gelme eksikliği de var.

Tam da Gazze katliyamları sürer Trump orayı rant karına çevirme hesaplarını açıklarken, kendini ilerdeki günlerde Basra Körfezinde bulacağı bilgisi yayıldı. Anlamı şu: sSudilere BAE ve Katara “elinizi cebinize koyun” diyecek. Milaylarca dolarlık silah satma anlaşması yapacak. Amerikaya dönüp kaynak bulduğunu da açıklayacak. Böylesi tarihi gerçekler de vardır.

****

Tüm gelişmeler karışık şekilde olurken, bir tırmanış öteki andan diplomasi gaz alma yapılırken, Türkiyeden gelen PKK fes yapma haberi de ortadoğudaki Kürt konusunu da hatırlatı. Türkiye devleti bloklaşma hesabından Ortadoğu şekillenmesinde pay alma ikilemleri Kürtleri de içine çekti. PkK konusunda hala net bilgi yok. Ama net olan Kürtlerin bölgesel roldeki öneminin açığa çıkmasıdır. Türkiyede PKK konusu yeniden silah brakma ve fesihle gelirken, öteyandan İsrail de kürtleri müttefik görüyor. Elbet her hamle sonucu net değildir. Hele konu Türkiye olunca. Dahası kürtlerle hamle ama ötekilerine baskı artarken, bu karmaşadan demokratikleşme çıkmayacağı öngörüler daha doğrular biçimdedir. Daha paradoksu, Bahçeli PKK ile Öcalanı mecliste konuşmaya çağırırken, Esenlerdeki belediye başkanı Ahmet bey de tutuklanıyordu. Bunlar da Türkiye gerçeği.

Bu defa Kıbrısla alakalı örnek yazmayacam. Zaten konuşan da yok. Mafyacılıktan gericiliğe yükselen ilahkaşma gerçeği hala normalmışın da gerisindeyse, fazla tekrarın da yararı kalmadı.

Yeniçağ'da yayımlanan yazılar, yazarların görüşlerini yansıtmaktadır. Yazılar Yeniçağ Gazetesinin kurumsal bakışıyla örtüşmeyebilir. Yazıların tüm hukuki sorumluluğu yazarlarına aittir.

Son Yazılar

spot_img

Son eklenenler

spot_img