YKP Yürütme Kurulu Sekreteri Murat Kanatlı Erdoğan ve Akca’nın son açıklamalarını değerlendirdi. Konu ile ilgili açıklama şöyle:
Türkiye’den arka arkaya gelen açıklamaların herkesi bir kez daha düşünmeye davet etmesi gerekir.
Erdoğan, Kırgızistan ziyareti sırasında yaptığı açıklamaları Türkiye gazetelerinden okuduk ve bu açıklamalar bir gerçeğin altını net çiziyor, Türkiye burada yalnız kendi çıkarları için bulunuyor!
“Türkiye buradan çek git’ diyor. Sen kimsin be adam. Şehidim var gazim var, stratejik olarak ilgiliyim. Kıbrıs’ta Yunanistan’ın ne işi varsa Türkiye’nin Kıbrıs’ta stratejik olarak o işi var” açıklamasındaki itiraf her Kıbrıslının okuması ve anlaması gereken yalın gerçektir. “Anavatan-yavruvatan” diye yalan rüzgârı dizilerindeki replikleri andıran diyalogların tıpkı bu dizilerdeki gibi sahte ve içi boş oluşunun tüm izleri bu açıklamada var… Bu açıklamada Türkiye’nin burada hangi gerçeklerle bulunduğunun net ifadesi var…
Bir yandan Mısır’da sözde demokrasi yanlısı gibi gözüken Erdoğan, Ankara’da torba yasayı protesto etmek isteyenleri ezim ezim ederek demokrasiden ne anladığını açıkça ortaya koymuştur…
Anlaşılan Türkiye coğrafyasındaki saldırganlığı yetmedi, işgal ettiği bu toprağı da kendisi saydığı için buralara da emirler yağdırmakta…
28 Ocak’ta yapılan eylemle ilgili “Güney’le beraber yapıyorlar” gibi bu eyleme yönelik yalan söyleyen, çirkin iftira atan Erdoğan, Çiçek’in “güneydekilere benziyorlar” açıklamasının da kişisel değil, bu zihniyetin düşüncesi olduğunu ortaya koymuş oldu. Ortak yurdumuzu birleştirmek için tüm Kıbrıslıların ortak mücadelesinin bir suç gibi gösterilmesi ayrıca bu ırkçı zihniyetin gerçek karakterini görmemiz için bize iyi ipuçları sunuyor. Bu arada gene bu zihniyetin klasik cümlelerinden olan “ülkemizden beslenenlerin bu yola girmesi manidardır” ile Kıbrıslı Türklere bir kez daha ‘besleme’ dedikten sonra “Cumhurbaşkanından başbakana kadar yönetimin tavrını açık ve net koyması lazım. Türkiye’ye karşı böyle bir eyleme hakları yok” diyerek eylemlerin yasaklanması, engellenmesi çağrısı yapıyor. Yani dün Ankara’da torba yasaya karşı oluşan görüntüler yarın Lefkoşa’da da yaşanırsa bunun nedeni uzakta aramaya gerek, bu Erdoğan’ın talimatı ile gerçekleşecek saldırı olacak…
Cemil Çiçek’in Kıbrıs’taki sesi, TC Teknik Heyet Başkanı Halil İbrahim Akça’nın Fortune dergisinde Şubat ayı sayısında yayınlanan röportajındaki “birçok yasada sendikal hakların daraltılmasına ve kullanım şeklinin düzenlenmesine ihtiyaç var” cümlesi de TC’nin paketle ilgili anladıklarının itirafıdır. Akça ayrıca “kamuoyu dünyadan kopuk yerel ve gereksiz konularla meşgul oluyor” diye de hakaretlerini sürdürüyor…
Tam da burada yükselen sloganlarımızın doğruluğu bir kez daha kendini gösteriyor.
Evet ne paranı, ne memurunu, ne de talimatlarını istemiyoruz, elini yakamızdan çek!
Talimatla yönetilmeye bir kez daha hayır! Bu memleket – tüm Kıbrıs– bizim – tüm Kıbrıslıların– ve biz yani bu coğrafyada yaşayanlar hep birlikte yöneteceğiz…
Mücadelenin koltuk kavgasını dönüştürülmesi niyetlerine karşı aç gözünü, kavga sokakta, statükoya karşı verilmedikçe gelecek bizim olmayacak, Erdoğan gibilerden hakaret duymaya devam edeceğiz…
Bu nedenle sokaktan iktidar için, statükoyu devirmek için mücadelede unutma sen yoksan eksiğiz!
