Home yaklaşımlar Özkan Yıkıcı İki gelişmeye dikkat – Özkan Yıkıcı

İki gelişmeye dikkat – Özkan Yıkıcı

0
3

Türkiyede ısınan hava, orman yangınlarıyla adeta benzine eklenen alev gibi yaşanıyor. Tahminler ile konuşulan konuşulmayan arasında gerçekler sıkışıp kaldı. İklim bozulmaları direk yaşama etki yapıyor. Tabi ki önceki yazılarımda da belirtiğim gibi de iklim bozulmaları ile rantın birleştiği anda, doğa katliamı bir başka olmaktadır. Konuşturulmak istenmese de Türkiye bu gerçekler cenderesinde kaldığı dönemi yaşamaktadır.

Elbet konumuz iklim bozulmaları ile orman yangınları arasındaki bağlantı değildir. Ama yine de dokunmadan edemedim.

****

Türkiyede siyasal yönden iki noktadaki gelişmeler, gelecek için önemli mesajlar veriyor. Bir yanaıhyla devlet içi rejim mücadelesinde son perdeğe dorğu gidiliyor. Belediye başkanlarının hem de en büyük şehirlerin CHP başkanları tutuklanıyor. Tutuklanır şekli bir başka tehlikeli geleceği de işaret etmekten geri kalmıyor. Öte yandan idiyalar etrafa saçıldıkça, şaşırmamak da mümkün değildir. Hele de Aziz ihsanın itirafçı olarak aldığı rol, adeta devlet içi süreçte yargının ulaştığı olumsuz ikilemi anlatmaya yetip artıyor. Hele de en büyük yolsuzlukların sahibi olanlara sırf iktidar yanlısı diye tutuklanmazken, unutturulurken, muhalefet belediye başkanlarının başına gelenler, gelecek rejimin de ne olacağını, neyi amaçladığının önemli göstergeleridir.

Son Adana, Antalya ve Adiyaman belediye başkanlarının durumu, sokağa öfkeği de artırdı. Fakat, muhalefetin ana muhalefet ekseninde sosyal muhalefet cepesinde ince bir durum da kuşkularla izleniyor.

Daha önce ayni tavıra uğrayan şimdiki adıyla DEM şimdi ikilem gibi bazı durum kjuşkjularına sahiptir. Çünkü aözünü edeceğim ikinci önemli gelişme nedeniyle bu defa devlet içi itifaklar ile ikinci sorun ikilemleri banbaşka konuşmaların da olmasına hep adaydır.

En son aşamayla başlayalım: devlet PKK ile anlalaştı. 11temuzda ilk silah brakma eylemi ırakın Süleymaniye kentinde olacak. Bazı PKK kişisi, törenle silahlarını teslim edecektir. Onların yakılacağı da belirtiliyor. Epey zaman süren ve görünüşte Bahçeli ile yapılan açıklama ile başlayan süreç ilk uygulamasını Süleymaniyede başlanmasıyla pratiğe geçiyor.

Daha bir beklenmeyen ve birkaç ay önce adı dahi söylense tehikeler içeren olgu da yaşandı. TC medyalarında Öcalanın PKK kesimine gönderdiği söylenen videyo yayınlandı. Bu konuya baştan beri benim dikat çektiğim konuyu kanıtlıyor. Demek ki herkesi PKK teöristi ilan eden, karşıtına bu damgayı vurup yakalayan devlet, ayni zamanda tıpkı önceleri olduğu gibi görüşüyordu. Öcalan kanalıyla taraftarlarını ikna etme adına da çekimle videyo gönderildi. Buda tutarsızlıkta en tehlikeli ile birden sarmaşdolaşlığın onca açık olmasına rağmen yeniden olacağının siyasal gerçeğidir.

Fakat sorular hep olacak. Kuşkular da devamlılık biçiminde sürecek. Çünkü, bir yanda Öcalanla uzlaşmaya varan ve imkar edilmeyen görüşmeler, öte yandan anamuhalefet merkezli yargı sopası önemli belediyeleri vurarak sürmesidir. Üstelik tüm tahminler hep rejimin hesaplarıyla açıklanıyor. Barış ile demokratikleşmenin olmaması halindeki uzlaşma ve karşıtların itifak kayganlığı ile yer değiştirme olanağı da hep vardır.

Burada bir noktaya daha dokunarak şimdilik konuyu bağlayalım: nedense değişkenlik ile gelecek konuşulma bütünlüğü yok. Herhalde Öcalanla durup dururken görüşülmedi. Gerçi açıkça hala söylenmese de son pratik bunun itirafıdır. Üstelik kürt cepesinde Demirtaş devre dışı brakıldı. Yine kürt kökenli belediye başkanları da hapislerde çürüyor. Ama önceki bbelirtiğim gerçekle, Türkiye devlet rejimi ile bölgesel birçok hesapların gözetilmesinin önemi burada yatıyor. Ortadoğu denklemi önemli. PKK hep devletin istediği gözla algılatıldı. Oysa son gelişmelerde de gördük ki PKK salt Türkiye değil dört ülkede etkin kürt yapısıdır. Kürtlerle oynamahyı düşünenler bu gerçeği hrep bilmek zorundadır. Nbu bakımdan, son anlaşma Türk Kürt ekseninde bölgesel hesaplar da vardır.

Özelikle de öteki kürt siyasal apılarındaki erozyon da buna katgı yaptı. Yarın bu işler şimdiki rayda giderse, birçok ülkenin Ortadoğu denkleminde bunlara raslamamız da kaçınılmazdır.

***

Gelelim bize: türkiye gerçekliğimiz malum. Sadece son adımlar veya yapılan protokol adıyla devredilemler düşünülürse, durum daha iyi anlaşılır. Üstelik hala Kıbrıs sorunu da mevcut. Burası için de hesaplar var. ama nedense en başta K. Kıbrısta türkiye devletindeki gidişat ile son PKK gelişmeleri hiç derecesinde konu edilmektedir  buda oradaki gelişmelerin buradaki golanı nasıl saracağı öngörülerin oluşmamasına koşul hazırlamaktadır. Saray seçimine gidilirken dahi Ankaranın tavrı ekseninde fırsat bekleme durumu neyazık temel noktadadır. Onun için her konuda ya yalaka veya ben hazırım uzun havası okunmaktadır.

Ama Türkiyede devlet yapısından bölgesel hesaplara hem de uluslarası güçlerin de azen müdahalesi ile yol alınmaktadır. Tabi ki demokratik koşullarda değildir. Üstelik bir bıçak gibi uyarı da geldi: Şener Levente verilen ceza ile tutuklanma olasılıklarının haberleşmesi dahi duyarlılık oluşmasına ne yazık katgı yapmadı. Leventle yapılan gelişme ilerde ötekiler için de olacağı da kesin. Tıpkı Türkiyeye sokulmama durumuyla gelişen dönem gibi. Şimdilerde neden Türkiyeye sokulmuyoruz soruları çoktan asır edildi. Politikacıların dilerinde dahi kelime olarak yok. Onun için son gelişmelerin mutlaka Kıbrıs ayağı da olacak. Hiçbirşey değişmese dahi gericiliğin daha da güçleneceği kesin. Bakalım biz nezaman en azından Ortadoğu denklemli PKK gelişmelerini konuşmaya başlama uyanmasına geçeceğiz.

No comments

Yorumunuzu ekleyin

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.