17 Kasım 2025, Pazartesi
9.8 C
Lefkoşa
iktibasÖzgür GürbüzTek gezegen tek millet hayali çöküyor - Özgür Gürbüz

Tek gezegen tek millet hayali çöküyor – Özgür Gürbüz

Orjinal yazının kaynağıbirgun.net

İran Meclisi’nin Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı’yla (UAEA) işbirliğini askıya alma kararı İran Anayasayı Koruyucular Konseyi’nce de onaylanırsa, bir başka küresel rejimle daha vedalaşabiliriz. İran, Nükleer Silahların Yayılmasını Önleme Anlaşması’ndan çıkabilir. Bugüne kadar İran’ın iddia edilen nükleer silah programı hakkındaki tüm bilgilerimizi aslında NPT’ye taraf olmasına borçluyuz. UAEA denetçileri bu kapsamda İran’da izleme ve denetleme yapabildi ve dünyaya İran’ın yüzde 60 oranında zenginleştirilmiş 400 kg uranyumunun olduğunu duyurdu.

İran NPT’ye taraf olmasa, aynı İsrail, Hindistan, Pakistan ve Kuzey Kore gibi gizli bir programla nükleer silah geliştirmeye çalışabilirdi. Başarılı olur muydu bunu bilemiyoruz ama İran NPT’den ayrılırsa bizi daha karanlık bir sürecin beklediği ortada. Saldırılar sorunu daha da büyütmüşe benziyor. Anlaşmanın 10. maddesi, ülkelerin yüksek menfaatlerini tehlikeye attığını düşündüğü olağanüstü olaylarla karşı karşıya kalması durumunda anlaşmadan çekilmesine fırsat veriyor. İran nükleer tesislere ve ülkeye düzenlenen saldırıları örnek göstererek anlaşmadan çekilebilir.

Ortadoğu’da nükleer silah kaynaklı tehdidi ortadan kaldırmanın aslında tek bir yolu var. İsrail’in derhal NPT’ye taraf olması, nükleer silahlarını imha etmesi ve bölgedeki diğer ülkelerin de anlaşmaya taraf olarak nükleer silah yapmayacaklarını açıkça beyan etmesi. İsrail bunu yaparsa İran’ın da iddia edilen programından vazgeçeceğini düşünüyorum. Zaten, Suudi Arabistan, Mısır, Irak ve Türkiye gibi önemli aktörler NPT’ye taraf, BAE ise imzacı. İkinci adım da NATO ve ABD üslerindeki nükleer silahların bölgeden uzaklaştırılması ki buna İncirlik’te ABD’ye ait nükleer bombalarla başlanmalı. NPT temel alınırsa bu uluslararası anlaşma kalıcı bir barışın başlangıç noktası olabilir. Üçüncü adım ise silah ve enerji arasındaki ince ilişki nedeniyle nükleer santrallardan kurtulmak olmalı ama bu çok daha karışık bir süreç.

Büyütecimizi mavi gezegenin tümünü içine alacak şekilde Ortadoğu’dan uzaklaştıralım. NPT’nin işlevsizleşmesinin ötesinde bir sorunla karşı karşıya olduğumuzu göreceğiz. Çok taraflılığın, yani uluslararası siyasetin bitişi. Birkaç hafta önce Hamburg Sürdürülebilirlik Konferansı’nda BM Kalkınma Programı (UNDP) Başkanı Achim Steiner’e bu soruyu sormuş, “En zengin ülkelerin birçoğunun, sorunları birlikte çözmek ve birbirimize yatırım yapmak için on yıllardır inşa ettiğimiz bu mimariyi destekleme konusundaki taahhütlerinden bir cümleyle nasıl geri çekildiklerini gözlemliyorum” yanıtını almıştım. Steiner ayrıca, iklim değişikliği, biyoçeşitlilik ya da pandemiden korunma gibi konularda risk ve tehditlere, dar bir şekilde odaklanan ulusal güvenlik algısına da dikkat çekmişti. “Daha endişe verici olan eğilim, çok taraflılığın işe yaramadığı, sorunları çözemediği algısı” diye de eklemişti. Almanya Finans Bakanı da aynı konferansta, “Küresel vatandaşlığın yararı için çok taraflı işbirliğini yeniden inşa etmeliyiz. İklim değişikliği, yerinden edilme ve sürülme, eşitsizlik, açlık ve yoksullukla mücadele gibi pek çok ortak menfaatimiz var. Kurallara dayalı bir uluslararası düzen, çok sayıda ülke için en iyi başarı şansına sahiptir” demişti.

Bu örnekleri vermemin nedeni, çok taraflılığın bitişiyle ilgili kaygıların artık sadece akademi içinde değil BM ve üst düzey siyasetçilerce de dile getirilmesi. 2. Dünya Savaşı sonrası BM’nin neler yapıp yapamadığı uzun bir yazı gerektirir. Çevre açısından kısa bir karşılaştırma BM’nin notu hakkında bize fikir verebilir. Ozon tabakasının incelmesini durdurmayı başaran Montreal Protokolü gibi başarı hikâyeleri olduğu gibi iklim krizini durdurmada başarısız olmuş anlaşma ve protokoller sayabiliriz. Sınıfta kaldı demek zor ama ‘hepsi pek iyi’ de değil.

Kimilerine göre ise tartışma çoktan kapandı bile ve ‘bir çatı altında birleşmiş milletler fikri’ geride kaldı. Nerelisin sorusuna benim gibi “dünyalıyım” diyen insan sayısı azaldı. İran’ın olası hamlesi BM’ye olan güveni iyiden iyiye azaltacak. Çok taraflılıktan, bir gezegen ve bir millet hayalinden vazgeçtiysek yerine ne koyacağımızı da sormak zorundayız? BM’nin yerini G-7, BRICS veya NATO mu alacak? Yoksa BM’nin ötesine geçen enternasyonalizm için mücadeleye yeniden başlayacak mıyız?

Diğer yazıları

Istrancaların kalbine nükleer santral – Özgür Gürbüz

Kırklareli’nde yapılmak istenen nükleer santralın sır gibi saklanan yeri...

Çernobil’in izleri hâlâ Karadeniz’de – Özgür Gürbüz

Çernobil’in üzerinden 40 yıl geçti ancak Karadeniz’de Çernobil kaynaklı...

Türkiye’nin nadir element ihtiyacı tartışılır – Özgür Gürbüz

Eskişehir Beylikova’da 694 milyon ton nadir toprak elementi olduğu ilk olarak...

Elektrikli otomobiller elektromanyetik alan testini geçti – Özgür Gürbüz

İklimi değiştiren seragazlarının yaklaşık yüzde 15’inden ulaşım sektörü sorumlu....

Trump nükleer santral satmak istiyor – Özgür Gürbüz

ABD Başkanı Donald Trump, son günlerde rüzgâr ve güneş enerjisine saldırılarını...
4,157BeğenenlerBeğen
946TakipçilerTakip Et
4,081TakipçilerTakip Et
732AboneAbone Ol

Son eklenenler

Venezuela gerçeğinden ırak anısına – Özkan Yıkıcı

Özelikle şunu yazarak konuya başlayacam: günümüz emperyalizmi doğru okumak...

Dünün Güneşiynan Gurudurug Çamaşırlarmızı! – Halil Karapaşaoğlu

Yamır damlacıglarnın içine sıkışır garannıg… Garamuza olur gög… İşgillenir yüreyim…Diynemeyi övrenemedim...

Istrancaların kalbine nükleer santral – Özgür Gürbüz

Kırklareli’nde yapılmak istenen nükleer santralın sır gibi saklanan yeri...

İklim ve çocuk hakları – Serdar M. Değirmencioğlu

Birleşmiş Milletler (BM) İklim Konferansı, resmi kısaltmasıyla COP30, Brezilya’nın Belém...

Donald’a karşı Zohran: Somut söylem ve taban örgütlenmesinin gücü – Yonca Özdemir

Zohran Mamdani’nin New York belediye başkanlığına uzanan hikâyesi, Amerikan siyasetinde uzun...

Barcelona acı vatan – Kıvanç Eliaçık

Barcelona Stadyumu’nun önünde toplanan kalabalık “İşte bir sabah… Uyandığımda”...

Onbeş Kasım yakın tarih kısa dolaşımı – Özkan Yıkıcı

Onbeş kasımın artık son saatine geldim. Aklımda hep bir...

Canlı yayın