Home iktibas Gözde Bedeloğlu ‘Gençliğimiz var!’ – Gözde Bedeloğlu

‘Gençliğimiz var!’ – Gözde Bedeloğlu

0
Reklamlar

31 Mart 2019’da gerçekleştirilen yerel seçimlerde, AKP’nin başvurusu ve YSK’nin kararıyla İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanlığı seçimi iptal edilmiş ve 23 Haziran’da tekrarı yapılmıştı. Kazandığı seçim için yeniden meydanlara çıkan Ekrem İmamoğlu, yaptığı konuşmada ceketini çıkarmış, gömleğinin kollarını kıvırmış ve İstanbullulara şöyle seslenmişti: “Yolumuz uzun, heyecanımız yüksek, gençliğimiz var!” En yüksek alkış o son söz ile gelmişti. ‘Gençliğimiz var!’

23 Haziran 2019’da tekrarlanan ve CHP adayı Ekrem İmamoğlu’nun yeniden fakat bu kez 1 milyona yakın oy farkıyla İstanbul Belediye Başkanı seçildiği seçimin sloganı ‘Her şey çok güzel olacak’ idi. İlk kez, 16 yaşındaki Berkay Gezgin’in dile getirdiği bu slogan, aslında tam da İmamoğlu’nun kolları sıvayıp işe koyulmasının yarattığı olumlu havanın etkisiyle seçmen tarafından kolaylıkla sahiplenilmişti.

Ekrem İmamoğlu’nun o gün meydanda büyük bir coşkuyla karşılanan ‘Gençliğimiz var’ deyişindeki gerçeklik ve kararlılık, 6 yıl önce Gezi’de, ülkenin hemen hemen tüm meydanlarını doldurmuş olan gençlerin değişim talebinin bir kez daha altının çizilmiş haliydi. Türkiye’de gençler duyulmak ve görülmek arzusuyla siyasete hem doğrudan katılmak hem de kendi seçtikleri daha genç ve dinamik liderler aracılığıyla temsil edilmek istiyordu.

***

2024 yerel seçimlerinde halkın üçüncü kez İBB başkanı seçtiği Ekrem İmamoğlu, 23 Mart tarihinden beri tutuklu. Aynı zamanda CHP’nin Cumhurbaşkanı adayı olan İmamoğlu’nun lisans diplomasının iptal edilerek seçime girme yeterliliğinin elinden alınmak istenmesine ilk tepki mezunu olduğu İstanbul Üniversitesi’nin öğrencilerinden geldi. Polisin biber gazı ile durdurmak istediği gençler barikatı aştı ve Beyazıt Meydanı’nda basın açıklaması yaparak taleplerini apaçık şekilde dile getirdiler. “Üniversite öğrencilerine reva görülen geleceğimizin olmadığı, yasaklarla dolu bir Türkiye! Bunu kabul etmiyoruz, geleceğimize, demokrasiye, haklarımıza sahip çıkıyoruz.”

Gençler, çokça tekrarlandığı üzere siyasetle ilgilenmiyor değil. Ancak tıpkı Gezi’de de söylendiği gibi, yasaklarla dolu bir ülkede kendilerine yer bulamıyor, zamanın dayattığı ihtiyaçlarını anlayıp ona göre bir gelecek perspektifi çizebilecek yeni liderler tarafından yönetilmek istiyor. Tarih, eskiden yeniye geçişte karşı karşıya kalınan büyük engeller ve bu direncin gürültüyle kırılma hikâyeleriyle dolu. Türkiye siyasi tarihinde de gençler, özellikle üniversiteliler, toplumsal muhalefetin büyük ve önemli bir parçası olageldi. Gençleri homojen bir topluluk olarak değerlendirmek elbette doğru değil ama hep beraber büyük bir değişim ve dönüşüm içinde olduklarına şüphe yok. Araştırmalar, gençlerin geleneksel yapılardan uzaklaşma eğiliminde ve çoğulculuğu benimsemeye daha yatkın olduğunu ortaya koyuyor.

***

Bugün her siyasi parti gençlerden oy almak ister. Ancak konu onlara partiler içinde etkili bir yer açmaya gelince; bu, kurumsal siyasetin hiyerarşik duvarlarına çarpmadan ya da biatçı liderciliğin dar sınırlarına dayanmadan pek de mümkün görünmüyor. Saraçhane protestolarına katıldığı için tutuklanan Berkay Gezgin’in, tahliye edildikten sonra Parti Meclisi Üyesi olarak CHP’ye katılmasının elbette sembolik bir önemi var. Kurtuluş sokakta diyerek miting yerine eylem talep eden gençlerden biri olarak, aktif siyasetten zihnen ve fiziken uzaklaştırılmış nice gencin fikrinin değişmesine, onları siyasi partilerde görev üstlenmeye teşvik edebilir.

Önümüzdeki on ve yirmi yıllık süreçlerde siyaset elbette gençleşmek ve temsiliyet bakımından yenilenmek zorunda kalacak. Siyaset kurumları içindeki ön kesen, yol kapatan, biatçılığı ve statükoyu destekleyen yapılar ne kadar hızla değişebilir ve hangi lider partisini buna göre yenileyebilirse şüphesiz öne geçmiş olacak. 65 yaşını dolduran memurların kendi isteğiyle değil de zorunlu olarak emekli edildiği bir ülkede siyasetin ölene kadar yapılabilecek bir iş olarak kabul ettirilmeye çalışılması, yeni ve eski kuşak arasındaki çatışmayı daha da güçlendirecektir. Hala hakkını sokakta arama iradesinden vazgeçmemiş, sesini duyurma ve çözüm bulma umudunu kaybetmemiş gençlerin çabasını çarçur etmemek tüm muhalefetin yegane sorumluluğu.

No comments

Yorumunuzu ekleyinCevabı iptal et

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.

Exit mobile version