Home yaklaşımlar Özkan Yıkıcı Sesizlikteki çığlığı yakalarken, oluşan arıza – Özkan Yıkıcı

Sesizlikteki çığlığı yakalarken, oluşan arıza – Özkan Yıkıcı

0
Reklamlar

Son dönemde ara ara gelişen eylem vardır. İsrailin Gazze katliyamına ve uygulanan yasaklı ambargolara karşı duyarlılık sağlama adıyla bazı aktivistler çığlık çıkararak oluşan sesizliği kaldırmaya uğraşırlar. Son Gazze katliyamlarıyla da sınırlı değildir. Daha önceleri de örneğin Mavi Marmara teknesi de yine uygulanan israilin vahşet dolu Filistin imhasına dikat çekme adına yardım getirme adıyla Gazzeye yöneldi. Olanlar malum. Benzer bazı karadan da hareketler oldu. Hiçbirşey yapmasa da enazından destekli İsrail soykırım, açlığa mahkum etme, gıda ve suya ulaşımı engeleme politikası çığlık şekilde yağan silah destekleri karşıtı ses olarak gündemleşir. Tabi ki bu eylemlerin resmen ilgili yapılanları engeleyemez. Fakat duyarlılık sağlama ve insanlığın nereye dek geldiğini gösterme adına bu Gazze ablukasını kırma eylemleri, konuşturdu. İsrailin ne vahşetler yaptıklarını işaret yeniden yaptılar. Dahası, israilin hukuk falan tanımadığı ve dünyanın en vahşi faşist devlet yayılmacılığını uyguladığını pratikle kanıtladılar.

Nitekim, eylem hernekadar insancıl olsa da ayni şekilde israilin de tutumu da odenli küstahça idi. Tekneleri hem de uluslarası sularda durduruyor. Aktivistleri tutukluyor. İnanılmaz uygulamalar yapıyorlar. Son teknenin belkide önemli farkı, eyleme katılan bazı kişilerin ünlü ve vekil olmasıdan dolayı onlarrı sınır dışı etmekle harekete geçmeleriydi. Fakat, bazı aktivistler ilgili belgeleri imzalamadılar. İsrail de onları yargılayacağını açıklıyor.

Ben olayı ilk başlangıçtan, tekne Mısır sularının açığına geldiği anda yazdım. Fakat, herzamanki teknolojik sabotajla karşılaştım yazıyı göndereceken, internet kesildi. Farkına varmadığım için de makale gitmiş gibi davrandım. Böylelikle sesizlikteki çığlık makalesi ilk yazılım şekliyle gitmeden bir yere takılıp kaldı.

****

Çok geriye gitmeden bazı hatırlatmaları da ekleyelim. Belirtiğim gibi, ilk abluka kırma eylem değildi. Hat da Maayıs ayının başanda ayni amaçlı bir tekne hazırlandı. Malta açıklarında İsrail ihası bunu vurdu. Bir anlamda eylem geciktirildi. Şimdiki eylem, bu gelişme sonrası yeniden planlandı. Hedef, konunun gündemleşmesiydi. Devletlerin çoğu israile yardım yağdırırken, Gazzede resmi olmayan rakamlara göre seksenbin ölü olduğunu belirtirken, orada insanlar aç ve susuz brakılır, hastahaneler vurulurken ki manzara hep görmezden geliniyordu. Daha vahşi eylemler de İsrail yaratıyor. Gazzede kendine bağlı milisler oluşturup katliyamları dalandırıyor. İnsanları yardım almak için bir yere topluyor, sonra da kurşunlatıp öldürme eylemleri de normalleştirdi. Ama dünya hala sesiz. Özellikle moderin kapitalist devletler destek, islam dünyası da görmezden gelmenin iki yüzlülüğünü oynamaktadır. İş yine halklara brakıldı. Tabi ki İslamcı veya moderin fonculara değil. Sosyalaist aydın ile aktevistler sokağa çıktı. Öyle bir karşılık buldular ki Harvıt ünüversitesi dahi nasibini aldı. Öğrenci eylemlerine görülmemiş moderin demokrasilerin şiddetine ve sürülmelerine neden oldu. Bir anda kapitalizmin gerçek yüzü hem gelişmiş hem de islam islam dünyasının gerçeklerini mayın gibi etrafa açıldı.

***

Probaganda takıntılarıyla da konuyu küçümseme veya haklılık bulma çabaları da hep vardı ve var olacak. Örneğin hala olayın özü konuşturulmuyor. Yahudilerin başta İngiltere, Fransa ve Amerika tarafından Filistin topraklarına taşıtılarak, inanılmaz desteklerle de İsrail gerçeği hep unutturuluyor. Ayni şekilde İsrail kurdurtulurken, milonlarca Filistinli vatansız brakıldı. Gazze nifusunun önemli kısmı İsrail devleti kurdurtulurken zorunlu göç eden Filistinlilerden oluşmaktadır. Buda kimisi için yeniden sürgün ve vatansız kalmaktı. İşte sol güçlüyken Filistin lehine kamuoyu güçlüyken, şimdi solun zayıflaması adeta tek kutuplu dünyanın biza karşılığı olarak İsrail çıkmaktadır.

Unutmadan, Tunusta yeni bir eylem başlatıldı. Kuzey Afrikadan kara yoluyla yola çıkılacak. Mısırda buluşulacak. Oradan Gazzeye kapalı Mısırın Refah kapısını delmeğe çalışacaklar. Elbet olması kolay değildir. Ama dünya yeniden bilip de hafıza kaybıyla unutuğu gerçeklerden birini daha yaşayacak. Gazze ablukasında hem de Müslüman arap devleti Mısırın da katgısı vardı. Gazze açık hapisane oluşmasında Mısırın da katgısının gözler önüne eylemlerle serilmeğe uğraşılacak.

Görüldüğü gibi, katliyamlar ve uluslarası hukuk yerlerde sürülüyor. En güçlü kapitalist makinenin yaratığı İsrail resmen soykırımdan etnik temizliği her kuralı gerçekleştirip hedefliyor. Filistinliler ise yeni bir sürgün soykırım cenderesinde bulunuyor. Salt Gazze değil, Batı Şeryada da yerleşimler yönüyle de orada da temizlik hareketleri çoktan başladı. İşte, Mısır açıklarında uluslarası sularda el konullan teknenin sesizlik içindeki çıkardığı çığlık budur. Sonuç alınmadı. Ama herkesin gözüne salt İsrail değil sistemin nemenem bir şey olduğunu tekrardan kanıtladı. Kanıtlanan başka bir önemli olgu da ezilenlerin yaşadıklarına sol ve demokratik çevreler ses çıkarır. Bunlar zayıfladıkça tıpkı Filistin konusunda olduğu gibi daha kolay sömürme soykırım ve etnik temizlik yapma olanakları sağlar.

No comments

Yorumunuzu ekleyinCevabı iptal et

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.

Exit mobile version