tüm yazılar:

NATO Zirvesinde Trump’ın enternasyonal silah fuarı – Nuray Sancar

Orjinal yazının kaynağıevrensel.net

Lahey’de yapılan NATO Zirvesi bir Trump Şov’una dönüşerek sona erdi. Trump’ın zirve sonunda konuşurken kullandığı ciddiyetsiz üslup, gazetecilere ve liderlere yakıştırdığı sıfatlar bu şovun sosuydu sadece. Trump esas olarak 12 gün savaşı olarak adlandırdığı süreci bir şov malzemesine dönüştürmüştü. Konuşmanın ağırlıklı bölümünü kaplayan, İran’da kullanılan silahların başarısıyla dolu retorik, Trump’ın İran müdahalesini uygulamalı bir teçhizat fuarı olarak sunduğu bir tüccar tercihiydi.

Dünya silah pazarının en büyük tedarikçisi olan ABD’nin başkanı kendini ve generallerini kutladı. İran-İsrail savaşına müdahale ederken kullanılan füze ve bombaları isimlerini anarak övdü. Katar’daki üsse İran’ın yaptığı saldırıda ‘mermiyi mermiyle durdurmak’ benzetmesini yaparak bun esnada bir tek merminin heba olmadığını da ekledi. Asıl cümle şöyleydi: 14 çok pahalı füze fırlattık İran’ın Katar’a attığı füzeleri indirdik. 14’te 14 yaptık. Yakıt ikmali için havada büyük tankerler lazımdı, bunları yaptık… çok güzel bir deneyim yaşıyoruz. Laf arasında diplomasiye değil silahlanmaya yönelmenin doğru olduğunu söylüyordu. 

Karşısındaki NATO üyesi batılı devlet yetkililerine ABD’nin yüksek savunma ve saldırı silahlarının reklamını yaparken Trump kendi gücünü de bu saldırı-savunma gücünden aldığını, ABD’nin başarısının da kendi ferasetinden kaynaklandığını ima etmekten imtina etmedi. Bu narsist savaş tüccarı Patriotların ellerinde az kaldığından da söz ederek devlet başkanlarına ‘satın almakta acele edin’ demek istiyordu. Trump’ın Gazze’yi Riviera yapacağını iddia etmesinden sonra felaketten kendilerine pek bir şey düşmeyeceğini hisseden, iç kamuoylarının baskısından bunalan belli başlı NATO üyeleri İsrail’i ateşkes için sıkıştırmaktaydı. Kimileri İran’a müdahale edilmesine de sıcak bakmadılar. NATO’nun toplanması tam da bu çatlak seslerin çıktığı zamana denk geldi. Trump’ın ikinci zaferi bu dağınıklığı 5. Madde etrafında şimdilik toparlamasıydı. Bu maddeye göre herhangi bir NATO ülkesine yapılan saldırı bütün NATO ülkelerine yapılmış sayılıyor. Yine önceki Zirve sonuç bildirilerinde olduğu gibi Ukrayna konusunda henüz anlaşmaya varılamayan Rusya’yı Batı’nın düşmanı olarak kodlayarak öncelikle Almanya’nın içine su serpmiş, diğerlerini de şimdilik ikna etmiş görünüyor Trump. ABD’nin zaferinin Avrupa’nın savunması ve Batı medeniyeti için bir kazanç olduğuna dikkat çekerek ortak düşmana karşı Trump var olduğu sürece Avrupa’nın güçlü olacağını iddia etti. Kendisi için birileri öyle demişti çünkü: iyi ki varsın, her şey senin sayende düzeldi. Kaynak tabii ki Trump’ın kendisi.

Trump’ın üçüncü ve ön önemli zaferi NATO üyelerine bir süredir dayattığı, ülkelerin Gayri Safi Milli Hasılalarının yüzde 5’e çıkarılmasını kısa sonuç bildirisine eklemeyi başarmasıdır. Tek uyumsuz ses olan İspanya Yüzde 5 savunma harcamasına dahil olmayacağını açıkladığı için Trump tarafından kürsüde ticaret anlaşmasıyla bedel ödetmekle tehdit edildi.

Sonuçta Trump’ın hesabıyla yüzde 5’lik rezerv 1 trilyon dolarlık silahlanma harcaması anlamına geliyor ve bunun büyük bir kısmına doğal olarak ABD talip. Amerikan İngilizcesinde buna savunma sanayisinde ortaklık deniyor.

Bu ortaklığın en büyük silahı İsrail. ABD müdahalesinin yolunu açan, yasal ve teritoryal engelleri temizleme işinde koçbaşlığı yapan İsrail’in yaktığı ateş ABD ne kadar süre isterse o kadar yanabiliyor. İran’ın sıkı bir karşılık vererek direndiği fesat ikilisinin medeniyet ve Batı medeniyeti adına ilan ettiği zafer kimseyi ikna etmese de ABD şimdilik bu macerayı kara çevirmek için NATO’da düğmeye bastı. Bu yalana inanmak zorunda kalan ya da isteyen kırılgan Avrupa Birliği bir kez daha ABD’nin ve Trump’ın arkasına dizildi. Savaş İsrail için daha da tatsızlaşmadan bu ülkenin gemini çeken Trump İran’ın bir daha nükleer silah üretmeye kalkışamayacağını ama petrol ticareti yapmasının önünde hiçbir engel olmadığını da buyurdu.

Yaralanmış İran Rusya’dan aldığı açık, Çin’den aldığı örtük, Yemen’de Husi’lerden aldığı aktif destekle, Avrupa ülkelerinden endişeli açıklamalar ve kimi Latin Amerika ülkelerinden gelen İsrail kınamalarıyla Gazze’nin sahip olmadığı bir destek envanterine sahipti aslında. Trump’ın ateşkes düğmesine basması büyük ölçüde kayıtsız şartsız bir sessizlik sağlayamamasından oldu. Sonraki raunda kadar silah tüccarlığı yapmak da hiç fena bir kazanç değildi. Dünyada yeniden yapılandırılacak rejimler, son büyük savaşa kadar toparlanacak parsa varken Amerika’yı yeniden büyük yapmak için zararın neresinden dönülse kardı. Şimdilik silah pazarını genişletmek de fena değildi.

Yeniçağ'da yayımlanan yazılar, yazarların görüşlerini yansıtmaktadır. Yazılar Yeniçağ Gazetesinin kurumsal bakışıyla örtüşmeyebilir. Yazıların tüm hukuki sorumluluğu yazarlarına aittir.

Son Yazılar

spot_img

Son eklenenler

spot_img