Son günlerde Ortadoğu iyice sıcak savaşlara doğru yelkenleri şişiriyor. İsrailin iran saldırılarıyla başlanan yeni sıçrama, Gazzede soykırım katliyamları en vahşi şekilde insanları kıymaya devam etmektedir. Bu arada bazı dikat çekme, iinsanları uyarma aktevist eymelleri de yapılıyor. Enson olanı, Gazze ablukasını delmek için yola çıkan tekne idi. MISIR uluslarası denzinde eylemi İsrail sonlandırtı. Fakat Ortadoğu yine kaygan zemin. En gerici cihatçı ve yeni faşist hareketler yükseliyor. Sistem besliyor öyle besliyor ki gerçeklerin en net olanı dahi görülmeme noktasına dek getiriliyor.
Hatırlarsanız, tekneye İsrail askerlerini çıkınca, bben bir makale yazdım. SESİZLİĞİN ÇIĞLIĞI ile başlıyordu. Yazımın bir yerine salt bu eylemle sınırlı olunmadığını da ekledim. Tunustan başlayan yeni yürüğüşten söz ediyorum. Karadan gidilecek yol ile Mısırın Gazze kapısına ulaşılacaktı. Anbargonun salt İsrail değil Gazzede olduğu gibi Mısırın da uyguladığını insanların hatıra beynine göndereceklerdi.
Dikat edin: Mısırdan söz ediyorum. Arap ülkesi, dahası ilgili kesimin lider ülkesi sözkonusu. Herkes nedense ortadoğuda israili vurgularken, ikiyüzlü Müslüman ülkeleri pek beraber yazma zahmeti yoktur. Son iran İsrail olaylarında da olduğu gibi, iranın füzelerini israile ulaşmadan birçoğu arap ülkelerinin hava sahalarında vuruluyorken, ayni duru İsrail için tersten işliyordu. İsrail füzeleri ve uçakları arap veya öteki Müslüman ülkelerinin hava koridorunu kulanıp vuruyorlar.
Ayni durum Filistinlerin açık hapisanesi Gazze için de geçerli. Gazzenin abluka altında açık hapisane olması ve soykırım yapılması gerçeğinde salt tek ülke engelemesi yoktu. mmısır Gazze kapısı Refahı da kapatıuor. Yardım gitmesini engelemektedir. O MISIR ki arap dünyasının bir dönem liderliğine soyunduydu. Şimdi israilin katliamlarına tavır koymazken, ayni zamanda Gazzedeki Filistinlilere gıda ilaç yardımı gitmemesi için de Refah kapısını kapatı.
Ortadoğunun islam dünyasının adeta ikiyüzlü tutumunun aynası olunuyordu. Buna dikat çekmek için de Tunustan başlayan yürüyüş eylemleri başladı. Libyada buna engeller konuldu. Kimisi de direk Mısıra uçup eyleme ordan katılıp sSina yarımadasına geçip Refah sınır kapısına gitme eylimindeydi. MISIR ülkeğe gelen aktevistleri engeledi. Net yanıt yerine oyalama veya gözaltına alma girişimleri yapıldı. Oyalama ve engeleme ile Refah kapısındaki dikat çekme eylemini engelemeği şimdilik başarmış gibi oldu.
Genelde ezberde Filistin konusu sanki dinselmiş gibi algılarla probagandaşır. Hep İsrail merlezli sözler edilir. Oysa son Gazze soykırım imhasında da gördüğümüz gibi kapılar sadece İsrail değil Mısır tarafından da kapatıldı. Ortak kuşatma açık hapisane buluşması oluyordu. İkiyüzlü arap ülke gerçeği de ancak Ortadoğu resmini tamamlamaya yetiyor. Ayni resim iranda da şimdi yaşanıyor.
Müslüman ülke Mısır, üstestelik de arap olup filistinin destekçisi gibi kendini taktimleştirirken,, gerçekte onlar da İsrail politikasını tamamlayan emperyalist işbirlikçi yellpazesinde oturmaktadır. Aktevistler dikat çekme amaçlı yola çıkarken, bu defa İsrail değil de arap ülkesi olan Libya ve Mısır engeline takıldılar. Onun için resmi olmayan rakamlara göröe seksenbin katledilme ile Gazze, kuşatma altında kıyılan yer olarak hergün rakamsal ölüm haberleri ile dünyada yerini arıyor.
Öğretilen Müslüman dünya veya arap devletleri hikayesi ise tıpkı Mısır gibi Refah gerçeği ile çoktan kirli karanlık tarihi yazdırtı.