23 Ağustos 2025, Cumartesi
38.8 C
Lefkoşa
Kıbrıs iktibasHasan KahvecioğluTC’de hiçbir yere takılmayan “yerli ve milli” kameralar artık bizde… - Hasan...

TC’de hiçbir yere takılmayan “yerli ve milli” kameralar artık bizde… – Hasan Kahvecioğlu

Orjinal yazının kaynağınoktakibris.com

Bir “kamera” tartışmasıdır gidiyor…

Ülkenin her tarafındaki “eski” kameraları çatır çatır sökerek, yerlerine yenilerini monte ediyorlar…

Toplum gündemini oluşturmada “algı” profösörü olan bir ilahiyatçı bakan, bunun promosyonunu ve pazarlamasını yapıyor…

Yabancı şirketlerin kontrolündeki yandaş medyanın manşetlerinde, ballandıra ballandıra ithal ettiği bu “kameralarla” övünüyor…

Yapay zekâ destekli yeni kameralar “canavar” gibiymiş…

Eskiler “demode” olmuş…

Bizim “saftirik” insanımız da, bu “algı” bombardumanına yenik düşüyor, sosyal medyada acı acı yakınıyor…

Bu konuda video çekenler bile var…

Yok; araçta sandviç yersek ne olur? Yok yanımızdakini de çekecek mi bu kameralar?

Laf üretmede maharetli kurnaz bakan da anında herkese laf yetiştiriyor…

“Araba sürerken sigara içmeye ben karşı değilim ama, ne yapalım CTP istedi biz de yasaya koyduk…”

Trafik kameraları, dünyanın birçok ülkesinde uygulanıyor ama tartışması da bitmiyor…

“İnsan hakları” konusunda hassas olan ülkelerde, kameraların “özel hayatın gizliliğini” ihlal ettiği savunulduğu için, hükümetler bir yığın yasal kısıtlamalarla bu işi dengeliyor.

Avrupa ülkelerinin tümünde “kamera” var…

Ancak kimisinde yüzler “buğulanıyor” kimisinde yalnızca şoför odaklanıyor, kimisinde kural ihlali dışında fotoğraf çekilemiyor…

Genellikle de tüm kamera kayıtları, birkaç günlük bir süre sonunda siliniyor…

Bizde ise bu yeni kameralara ilişkin hiçbir konu “net” değil…

Kimse meselenin “esasına” dokunmuyor…

Bir sözümona bakan; ihaleye çıkmadan, dilediğini, dilediği yerden satın alıyor…

Bir “milli servet” olan 300’den fazla kamerayı “Bunlar miadını doldurdu” diyerek çöpe atıyor…

“150 kamerayı bize anavatan hibe etti” diyerek “milli hassasiyet” yatırımı yapıyor…

Tabii Başbakan’ın bir küçük particiğin başkanı olan bu ortağına kaptırdığı yetkiler, siyasetimizde hiç gündeme gelmiyor…

İşler neredeyse “Al gülüm, ver gülüm” kıvamında tatlı tatlı yürüyor…

Bu yeni kameraları ve tabii siyasetçinin bu “alış-veriş”teki niyetlerini “sorgulamak” her medya üyesinin görevi olmalıdır…

Gazeteci “arzuhalci” değildir. Görevi gerçek bilgiyi araştırmaktır… Kamuoyuna doğru bilgiler aktarmaktır.

Elbette; trafikte hız kamerası kullanmak ve “ihlalleri” cezalandırmak doğru bir politikadır…

Buna karşı olmak mümkün değil…

Ancak; “mevcutların suyu mu çıkmıştı?” diye sorgulamak, her medya mensubunun ilk aklına gelen soru olmalıdır.

Bu konuda çeşitli kaynaklardan derlediğimiz bilgiler, mevcut kameraların yeni ihtiyaçlara göre “güncel” duruma getirilmesinin mümkün olduğunu gösteriyor.

Yani; bir “israf” söz konusu…

Söküp atmak bu kadar kolay olmamalıydı…

Biliyoruz ki; yıllardan beridir, kameraların saptadığı “ihlaller” nedeniyle kesilen para cezaları toplanmıyor…

Bu bile; kendi başına siyasetçinin başarısızlığını gösteriyor…

Paraları toplayamadığımıza göre, haydi “yapay zekâ” sayesinde toplayalım…

Anında, cep telefonuna cezasını gönderelim…

O da tıpış tıpış gitsin, cezasını ödesin…

Bu “mantıkla” aylardan beridir “algı” operasyonları yapan bir Ulaştırma Bakanı var ülkede…

Bir “başarısızlığı” adeta “fırsat”a dönüştürerek, Başbakanı’nı da kafakola alarak, önümüze bambaşka bir “senaryo” koydu…

Niyeti, gerçekten “iyi” mi? Bu ülkenin trafiğine dair bir “gailesi” var mı?

“Sol direksiyonu bu ülkeye getireceğiz” diye TC gazetelerine demeç veren, “bu sol direksiyon yasağını bir sol parti getirmişti” diyerek bundan bile “siyasi medet” uman birine inanılır mı?

Yaptığımız araştırmaya göre; bu yeni kameraları, TC’de devlet iştiraki olan bir firma üretiyor.

“Yerli ve milli” etiketiyle tanıtılıyor…

Ancak bu kameralar, şu ana kadar sahada pilot olarak bile denenmiş değil…

Bu durumda; AB menşeli kameralara ölüm… Yaşasın yerli ve milli kameralar…

Adam, ihale olmadan, duyuru yapılmadan, pazarlıklara oturmuş, yazılım için görüşmeler yapmış, taleplerde bulunmuş…

“Normal” bir ülkede olsa, bu derecede “tüccarlık” yapan, iş takip eden, pazarlık yapan bir bakan bir dakika bile koltuğunda oturamaz…

Medyada dilli düdük edilir ve “etik” olmayan, “fesat” nitelikli siyasi davranışları cezasız kalmazdı…

Görev yaptığı birkaç yıl içinde “rekor” düzeyde, trafik kazalarında 100’ün üstünde insanımızı kaybettiğimiz bu “bakan” bir başka niyetiyle de “hoyratça” bizimle dalga geçiyor…

150 yeni kamera için “yap-işlet-devret” modeli uygulayacakmış…

Yani trafik cezalarını toplayıp, bu işi bağladığı “yerli ve milli” şirkete teslim edecek…

Aslında “devret” zamanı geldiğinde, şimdi yaptığı gibi “Bunlar artık demode oldu” demeyeceği ne malum?

Daha da kötüsü; kendi tercih ettiği ve ihalesiz kamera işini teslim ettiği böyle bir şirket cezalardan mutlu olmazsa ne yapacak?

“Garantili ceza” diyerek polislerimizi ikide bir yollara mı salacak?

En çok da neye kızıyorum biliyor musunuz?

Bu adam, “elektrikte kullandığımız üçlü fişleri de değiştireceğiz” diyen köhne zihniyetin temsilcisi…

Koskoca UBP “gık”ını çıkarmadan bu işlere onay veriyor… Başbakan ise “summak dayı” gibi uzaktan bakıyor…

Yazıklar olsun…

Diğer yazıları

Tatar’ın çöken propagandası ve “Potemkin devletçiği” – Hasan Kahvecioğlu

18. yüzyılda, Rus İmparatoriçesi II. Katerina, Kırım’ı ziyaret edecekti. Sevgilisi,...

Hain, ajan, casus; hepsi yalan… İkinci bir Çakurmas Olayı mı? – Hasan Kahvecioğlu

İkisi kadın, üçü erkek, beş Kıbrıslı Rum; 19 Temmuz...

Bir “baraka”dan “külliye devleti” yaratmak… – Hasan Kahvecioğlu

Bizim, Silihtar’da bir “baraka”mız vardı… Halkın seçtiği Cumhurbaşkanlarının “makam”ı oradaydı… Dr....

Türkiye’de ne kadar “hukuk” varsa, burada da o kadar olsun (mu?) – Hasan Kahvecioğlu

İsveçli gazeteci Joakim Medin, geçtiğimiz Mart ayında Türkiye’ye ayak...

Şimdilik “sıyırttık…” ama ya 3 ay sonrası? – Hasan Kahvecioğlu

1974’te “kan döktük aldık, bizimdir” dediğimiz Rum malları, hem...
3,220BeğenenlerBeğen
631TakipçilerTakip Et
4,050TakipçilerTakip Et
598AboneAbone Ol

Son eklenenler

Bir Kıbrıs Cumhuriyeti yazısı – Şener Elcil

“Bir akarsuda kavga eden iki balık görürseniz, bilin ki...

Çocukluğumuzun Renkleri, Yakılan Köyler ve Bölünmüş Adalar – Pınar Taş

Bazen hala soruyorlar; “Kürtleri ikinci sınıf hissettiren nedir?”Oysa cevabı...

8 maddede ‘Ukrayna diplomasisi’nin gösterdikleri – Yücel Özdemir

Bu yaza adeta “Ukrayna diplomasisi” damgasını vurdu. ABD Başkanı...

Kooperatiflerde işler karışık – Özkan Yıkıcı

Son günlerde bazı kooperatif kuruluşlarda grevler yapılıyor. Bugün grev...

Cemiyet hayatının kapıları kırılınca: İşçi Kulüpleri – Kavel Alpaslan

Bugün ‘kulüp’ dediğimizde aklımızda canlanan manzarayı bir düşünelim? Şehrin...

Lübnan bir kere daha çapraz ateş altında! – Hediye Levent

Suriye gündeminden ötürü bir türlü sıra gelmediği için gölgede...

Gazze toplu sürgünleştirme harekâtına girişilirken – Özkan Yıkıcı

Yeniden Ortadoğudayız. Senelerin kangrenleşen, doğal hale sokulan, yetmediği için...

Canlı yayın