tüm yazılar:

Kıbrıslılar Barış ve Dayanışma Hareketi, Cumhurbaşkanı Hristodulides’i ziyaret etti

Yeni Kıbrıs Partisi, Birleşik Kıbrıs Partisi ve Arif Hasan Tahsin Vakfı’nın oluşturduğu Kıbrıslılar Barış ve Dayanışma Hareketi, Kıbrıs Cumhuriyeti (KC) Cumhurbaşkanı Nikos Hristodulides’i ziyaret etti. Toplantıda, New York zirvesi öncesi, Kıbrıs sorunundaki son siyasi gelişmeler ele alındı. Hareket, sunduğu mektupta, ‘Diplomatik nezaket dönemi geçti’ dedi

Hareket: Yapıcı adımlar atılması konusunda mutabakata varıldı

Kıbrıslılar Barış ve Dayanışma hareketi tarafından yapılan yazılı açıklamada, mektup hazırlanılıp Kıbrıs Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Nikos Hristodulides’e sunulduğu belirtildi. Olumlu bir havada geçtiği belirtilen görüşmede, Kıbrıslı Türk toplumunun talep ve istekleriyle ilgili yapıcı adımlar atılması konusunda mutabakata varıldığı aktarıldı.

Sunulan mektup şu şekildedir:

“Kıbrıslılar Barış ve Dayanışma Hareketi olarak, Kıbrıs Cumhuriyeti’nin varlığını tehlikeye düşüren ve Kıbrıslı Türk toplumunu yakından ilgilendiren adamızın kuzeyindeki nüfus konusunun Kıbrıs Sorunu çözüm görüşmelerinde de çok önemli bir engel olduğuna inanmaktayız.

“Türkiye, garantörlük sorumluluklarının dışına çıktı, kukla bir rejim kurdu”

Kıbrıs Cumhuriyeti’nin toprak bütünlüğünü korumak ve anayasal düzenini tekrardan tesis etmek iddiası ile “ Garantörlük sorumluluğu çerçevesinde “ adaya askeri müdahalede bulunan Türkiye, garantörlük sorumluluklarının dışına çıkarak, Kıbrıs’ın kuzeyinde etnik temizlik yapmış, adayı bir sınırla ikiye bölmüş, Kıbrıslı Rumlar’ın mülklerini yağmalatmış, 1949 Cenevre Sözleşmeleri’ne aykırı olarak adaya nüfus taşıyarak, demografik yapıyı bozmuş ve kendine bağlı ayrılıkçı, kukla bir siyasi rejim kurmuştur.

“Türkiye, işgal politikalarıyla, Kıbrıslı Türkler’in siyasi iradesini gasp etti”

Kurduğu rejimi ayakta tutabilmek için, yapılan toplum mühendisliği ile demografik yapıyı değiştiren Türkiye, Kıbrıs’ın kuzeyinde uyguladığı işgal ve kolonileştirme politikalarıyla, Kıbrıslı Türkler’in siyasi iradesini gasp etmiştir.

“Seçim sonrası, sizinle masaya oturacak olan kişi Türkiye’yi temsil edecek”

Son yapılan Avrupa Parlamentosu seçimlerinde oy kullanma hakkına sahip Kıbrıs Cumhuriyeti vatandaşı Kıbrıslı Türk seçmen sayısı 103 bin iken, Temmuz 2025’de kuzeydeki makamlarca yapılan açıklamada seçmen sayısı 216 bin olarak açıklanmıştır.

Bu rakamlara bakıldığında Kıbrıs’ın kuzeyinde Ekim ayında yapılacak olan seçimler sonunda, sizinle masaya oturacak olan kişi şu anda olduğu gibi Kıbrıslı Türker’i değil Türkiye’yi temsil edecektir.

“Savaş Suçları Mahkemesi’ne şikayette bulunmanızı talep ederiz”

Bu çerçevede;

1-Kıbrıs Cumhuriyeti olarak, Türkiye’nin 1949 Cenevre Sözleşmeleri’ne aykırı olarak adamızın kuzeyine sistematik nüfus taşıyarak, demografik yapıyı değiştirmesi konusunu Avrupa Birliği, Birleşmiş Milletler (BM) ve Avrupa Konseyi’ne taşımanızı, Layeh’deki Savaş Suçları Mahkemesi’ne şikayette bulunmanızı talep ederiz.

“Uluslararası gözlemciler denetiminde sayım yapılmasını talep etmelisiniz”

2-BM’den, işgal altındaki Kıbrıs’ın kuzeyinde uluslararası gözlemciler denetiminde bir nüfus sayımı yapılmasını talep etmelisiniz.

Bu nüfus sayımı, Kıbrıs Cumhuriyeti vatandaşı Kıbrıslı Türkler’in gerçek sayısını doğru bir şekilde belirlemek ve en önemlisi yasa dışı yerleşimci sayısını ve kimliklerini kesin bir şekilde tespit etmek için titizlikle tasarlanıp, uygulanmalıdır.

Bu demografik açılım sadece akademik bir çalışma olarak değerlendirilmemelidir. Durumun sağlıklı bir şekilde değerlendirilmesi ve adamızın demografik bütünlüğünün korunması için gereklidir.

“AİHM’in, Kıbrıs’ı kuzeyini Türkiye’nin alt yönetimi olarak tanımlaması seçimlere müdahalesini olağan hale getirdi”

3- Türkiye tarafından dayatılan siyasi nüfus aktarma gerçekliğini, Kıbrıslı Türkler’in siyasi iradesinin gasp edilmesi, demokrasi ve insan haklarına saygısızlık olarak değerlendiriyoruz.

Kıbrıs’ın kuzeyinin, Türkiye’nin işgalinde olması ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) tarafından Türkiye’nin alt yönetimi olarak tanımlanması her seçim döneminde Türkiyeli askersivil bürokratların seçimlere müdahalesini olağan hale getirmiştir.

Kıbrıslı Türk toplumunun demokrasinin olmadığı, seçmen sayısı olarak azınlığa düşürüldüğü böyle bir siyasi ortamda sağlıklı seçim yapması mümkün değildir. Kıbrıs’ın kuzeyinde, BM’in organize ve kontrolünde sağlıklı seçim yapılabilmesi için girişimde bulunmanızı talep ederiz.

4- Türkiye’nin ayrılıkçı siyasetine hizmet eden ve Kıbrıslı Türkler’in siyasi liderliğini ortadan kaldıran bu tehlikeli seçim oyununu sona erdirmek için harekete geçin.

“Kıbrıs Cumhuriyeti’nin işgal altındaki kesiminde yapılan seçimlerin sonuçlarının tartışılmaması, Türkiye’nin çıkarlarına hizmet ediyor”

Yasadışı yerleşimciler seçimlere katılmaya, Kıbrıslı Türkler’in iradesini gasp etmeye devam ettikçe, Kıbrıs Cumhuriyeti’nin ülkemizin işgal altındaki kesiminde yapılan seçimlerin sonuçlarının tartışma konusu yapılmaması, Türkiye’nin çıkarlarına hizmet etmektedir.

Kıbrıs Cumhuriyeti’nin egemenliğini korumak, vatandaşlarının demokratik haklarını güvenceye almak için bu hileli seçimlerin sonuçlarını sorgulayın. Böyle bir siyasi duruş, çözüm görüşmelerindeki çıkmazın aşılmasını ve nüfus aktarılmasının engellenmesini sağlayacaktır.

“Baskı, tehdit ve tutuklamalar açık açık yapılmaya başlandı”

5- Uzun bir süreden beri, adamızın kuzeyindeki rejim tarafından, Kıbrıslı Türk yurtseverlere yönelik yapılan baskı, tehdit ve tutuklamalar yargıyı bir silah olarak kullanan Türkiye tarafından açık açık yapılmaya başlanmıştır.

İşgal rejimine muhalefet eden gazeteci Şener Levent’e Türkiye’de açılan davalar sonucunda tutuklanıp Türkiye’ye götürülme talebi Kıbrıs Cumhuriyeti vatandaşlarına açık bir saldırıdır. Kıbrıs Cumhuriyeti’ni vatandaşlarını korumak için derhal harekete geçmeye davet ederiz.

Ekselansları, son dönemde somut sonuçlar vermeyen görüşme süreçlerinde Kıbrıslı Türkler’in görüşme masasında temsil edilmemesinin yarattığı olumsuzlukları hep birlikte yaşayarak öğrendik.

“Kararlı, cesur ve ilkeli liderlik girişimi bekliyoruz”

Kıbrıslılar Barış ve Dayanışma Hareketi, sayısız yurtsever Kıbrıslı Türklerle birlikte, bu kritik konularda sizden kararlı, cesur ve ilkeli liderlik girişimi beklemektedir.

“Diplomatik nezaket dönemi geçti”

Diplomatik nezaket dönemi geçmiş olup, ortak cumhuriyetimizi korumak ve adamızı birleştirmek için sizden kararlı bir girişim bekliyoruz”

Yeniçağ'da yayımlanan yazılar, yazarların görüşlerini yansıtmaktadır. Yazılar Yeniçağ Gazetesinin kurumsal bakışıyla örtüşmeyebilir. Yazıların tüm hukuki sorumluluğu yazarlarına aittir.

Son Yazılar

spot_img

Son eklenenler

spot_img